3.1 C
New York kenti
Pazar, Aralık 8, 2024

Buy now

spot_img

Fransız şirket Türkiye’deki raylı sistemler yatırımını genişletiyor

Raylı taşıt, metro ve tramvaylar için anahtar teslim sistemler ile sinyalizasyon ve tren kontrol teknolojileri sağlayıcısı olarak 70 yılı aşkın süredir Türkiye’de faaliyet gösteren Alstom, hafif raylı sistemlerde Türkiye’de mühendislik merkezi kurmaya hazırlanıyor. Alstom Türkiye Genel Müdürü Volkan Karakılınç, Alstom’un Türkiye’de yatırım yapma kararı ve planları çerçevesinde ilk adımı, tüm bölgeye hizmet verecek, sinyalizasyon alanında özelleşmiş ‘mühendislik merkezi’ ile atacaklarını söyledi. Türkiye’nin dijital ve entegre sistemler uzmanlığı için Afrika, Orta Doğu, Batı ve Orta Asya bölge merkezi olduğunu ifade eden Volkan Karakılınç, Alstom Türkiye’nin, bölge çapında proje yönetimi, mühendislik, satın alma faaliyetlerini gerçekleştiren ekiplere de ev sahipliği yaptığını anlattı.

Merkezi Fransa’da bulunan şirketin 70 ülkede faaliyet gösterdiğini hatırlatan Volkan Karakılınç, şirket olarak 250’den fazla saha projesi yürüttüklerini ve dünya genelinde 70 binden fazla çalışanları olduğunu söyledi. Şirkete ait 9 bin 500’den fazla patent ve ticari kullanımda 150 bin araçları olduğuna dikkat çeken Karakılınç, Alstom’un, müşterilerine yakın olmak amacıyla dünyadaki operasyonlarını bölgeselleştirdiğini anlattı.

Karakılınç, “Alstom, müşterilerine yakın olmak amacıyla 2012’de bölgesel sinyalizasyon ve sistem-altyapı faaliyet merkezini Türkiye’ye taşıdı. 2014 yılında İstanbul ofisi, sinyalizasyon ve sistem projeleri için bölgesel bir merkez haline geldi. Bölgesel merkezin faaliyetleri, Güney Afrika’dan Dubai’ye, Tanzanya’dan Suudi Arabistan’a kadar tüm bölgede teklif yönetimi, proje yönetimi, mühendislik, kaynak bulma, eğitim ve bakım hizmetleri gibi geniş bir alanı kapsıyor. Bu Türkiye’nin Alstom için küresel önemini de net olarak gösteriyor” diye konuştu.

“Yenilikçi çözümlerimizle Haliç’in estetiğini koruduk”

Alstom’un yenilikçi çözümleriyle sektöre değer kattığını ifade eden Karakılınç, Haliç’in kent estetiğini korumak amacıyla 14 istasyondan oluşan 10,1 km uzunluğundaki Eminönü-Alibeyköy tramvay hattında bir ilke imza attıklarını ve tramvaya elektriği direklerden değil, raylardan verdiklerini söyledi.
İlk elektrikli lokomotifle Türkiye pazarına girdi

Alstom’un 70 yıl önce Türkiye’ye, TCDD’ye ilk elektrikli lokomotifi teslim ederek girdiğini hatırlatan Volkan Karakılınç, Türkiye’de gerçekleşmekte olan sinyalizasyon projelerinin birçoğunda Alstom imzası olduğunu, şu anda Türkiye’de aktif olarak 12 proje yürüttüklerini belirterek, şunları söyledi:

“Şu anda İstanbul’da Üsküdar-Ümraniye-Çekmeköy, Kabataş-Mahmutbey-Mecidiyeköy, Dudullu-Bostancı ve Çekmeköy-Sancaktepe-Sultanbeyli (ÇSS) için CBTC sürücüsüz sinyalizasyon sistemi, Cityflo650 tasarımı, temini, montaj süpervizyonu ve test ve devreye alma işlerinin tamamı Alstom tarafından yapılıyor. İkitelli – Ataköy hattının sinyalizasyon sistemi, Cityflo350 tasarımı, temini, montaj süpervizyonu ve test ve devreye alma işlerini de biz yürütüyoruz. Ayrıca Ümraniye- Ataşehir – Göztepe hattının sinyalizasyon kurulumunu, Kirazlı – Bakırköy hattı ve Başakşehir – Kayaşehir hattının sinyalizasyon sistemi ve Cityflo350 kurulumu da tarafımızdan yapılıyor. Eminönü-Alibeyköy Tramvay hattına APS sisteminin temini, Bağcılar-Kabataş Tramvay hattı 37 tramvay aracına garanti sonra hizmetlerimizi sunuyoruz.”

“Sürdürülebilirlik vazgeçilmez değerimizdir”

Şirketin ulaşım sektörünün geleceği için sürdürülebilir temeller sağlayan mobilite çözümleri geliştirdiğini ve sunduğunu vurgulayan Volkan Karakılınç, sürdürülebilirlik konusunun şirketin vazgeçilmez değerleri arasında yer aldığını söyledi. Volkan Karakılınç, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Toplumları düşük karbonlu bir geleceğe taşıyan Alstom, Paris Anlaşmasına taraf olan ülkemizde de yenilikçi, akıllı ve çevreci mobilite çözümlerine geçişin sağlanması için geniş ürün yelpazesine ve işletme tecrübesiyle hareket ediyor. Alstom, sektörde yüksek hızlı trenler, metrolar, monoraylar ve tramvaylardan anahtar teslim sistemler, servis hizmetleri, altyapı, sinyalizasyon ve dijital mobiliteye kadar geniş portföyde yer alan ürün ve hizmetlerini çeşitli alanlarda faaliyet gösteren müşterilerine sunuyor.

Dünya çapında ticari işletmede olan 150 bin demiryolu aracı Alstom’un proje yönetimi, inovasyon, tasarım ve teknolojide kanıtlanmış uzmanlığını da net olarak gösteriyor. Sürdürülebilirlik konusunda önemli yatırımları olan Alstom hidrojen yakıt hücresinden güç alan ve dünyada işletmede olan ilk yolcu treni iLint ile Almanya Sürdürülebilir Tasarım Ödülü’nü almaya hak kazandı. Şirketimizin 2021 yılında üst üste 11. kez Dünya ve Avrupa Dow Jones Sürdürülebilirlik Endekslerinde yer alması da bizim için ayrı bir gurur kaynağı oluşturuyor.”

 

Kaynak: IHA

Related Articles

Stay Connected

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
0AboneAbone Ol
- Advertisement -spot_img

Latest Articles